2 dakika okundu
19 Jun
19Jun

Zonguldak`ta yaklaşık 60 tane Türbe varmış. 

Bu türbelerin bazıları isimsiz olduğu için sadece  "Türbe" olarak biliniyor. Bazılarının isimleri ile birlikte anılıyor,ziyaret ediliyor. 

Mesela Dede Türbesi adında  4 tane farklı yerde türbe var. Bunlar ayrı mahallelerde.Erenler Türbesi adında iki yerde türbe var.. (Cirbinoğlu Mahallesi, Demirciler köyü, )… isimlerini başka yerlerdeki kaynaklarda duyduğumuz isimler de var.. Devrek`in eski adlarından "Hızır Bey " var mesela. Hızır Bey Türbesi Zonguldak'ın Devrek ilçesi Özbağı Köyü`nde...  

Osmanlı Devleti`nin devlet olmasında ve ilk yayılmasında önemli dönemi olan Osmanlı Padişahı Orhan Bey'in döneminde üçüncü dereceden komutanı Hızır Bey`in mezarının Devrek`te olması mantıklı....O dönem üç büyük komutanın adı Zonguldak ve çevresinde bazı yerlere verilmiş. Bunlardan bildigimiz Akca Koca Ali..Koceli de Akcakoça da , Koca Ali yerleşim yerlerinin ismi de bu komutandan geliyor.Mezarı ise karasu`nun 35 km batısında Karadeniz`e bakan bir tepelikte. Konuralp Paşa ...Bugün Düzce`nin bir semti olsa da eski Düzce merkezi idi.Konuralp Paşa`nin Mezarı da Düzcenin bu mahallesinde bir tepede..Hali ile Hızır Bey`in mezarı da Devrek`in bir tepesinde olduğu aşikar.Bu da yüksek bir yerde olan Özbağ Köyü olabilir. Hızır Bey’in Kardeşinin Türbesi`de Zonguldak`ta Yanlız Hızır Bey adında Mengen yakınlarındaki Baba Hızır diye anılan köydeki türbede toprağa verilişi çeşitli kaynaklarda geçse de Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu  tarafından Zonguldak'ın Devrek ilçesi Özbağı Köyü`nde mezarı tescillenmiş.(Yine de ben buna soru işareti koyuyorum.Bugünlerde her şey politik )


Bir de Zonguldak`ın yakın tarihinden bir ismin de mezarı " Türbe "olarak yerini almış. 

Kurtuluş Savaşı sırasında Devrek halkını örgütleyen ve Kuva-i milliye`ye destek veren Devrek Müftüsü ve aynı zamanda Halveti Dergahı Postnişini(Dedesi) Hacı Mehmet Efendi'nin oğlu Hacı Abdullah Sabri Efendi Türbesi .Zonguldak tarihinde en son yapılan "Türbe" herhalde burasıdır. 

Zonguldak`ta ki türbeler çok geniş araştırma konusu.Belki bir gün yaparız. 

Şimdi gelelim benim asıl irdelemek istediğim Türbe`ye

 Yukarıda anlatığım Türbeler hakkında tarihi süreçleri hakkında herhangi bir araştırmam yok. O yüzden en bilinenleri aktardım. 

Bu 60 Türbe`den bir tanesi var ki; 30 yıl önce bir hayli araştırmıştım. Bu Türbe Zonguldak`in Kilimli İlçesi Çatalağzı Beldesi`nin Doğancılar Mahallesi`nde bulunuyor.Bugün kaidesinde şu yazı yazmakta. Horasan Evliyası Askeri Ateşe Pir`i Hamza Hazretleri
Küçüklüğümde Çatalağzı`nda sık sık gördüğüm bu mezar hakkında gazeteciliğe başladığım ilk yıllardan itibaren araştırma yapmıştım. Doğancılar Mahallesi Mezarlığı`nın önünde, yol kenarında idi. 25 yıl önce ,o mahallenin en yaşlıları ile görüştüğümde ;kimse bu mezarın kime ait olduğunu bilmemekte idi.Mezar Doğancılar Mezarlığında başka kabirde bulunmayan Osmanlı başlı bulunmaktaydı. Belli ki önemli biriydi.Mezar başlıklarını araştırdım.Mezar başlığı Bektaşilerin Mezar başlığına benziyordu. Osmanlı mezar başlığını araştırdığımda, Askeri kişilikler genelde dik köşeli başlıklar kullanılırken ,din adamları da kavuk başlıkları kullanılıyor. Doğancılar Mahallesi Çatalağzı`nda, en eski yerleşim yeri olarak Osmanlı kaynaklarında geçer. Burası saraya "avcı kuş" yetiştirilen yer olarak bilinir.Zaten bu tür yerlere de "Avcı Doğan Kuşu" ismi verilirdi. Bu bakımdan mezarın Osmanlı Dönemi`nde; hatta fesin kullanılmaya başlandığı II.Mahmut Dönemi`nden çok daha öncesinde yaşamış biri olduğu muhakkaktır. Fakat burada yatan zat-ı muhteremin Pir-i Hamza isiminde bir erenin olduğu, herhangi bir kaynakta veya mezar taşında geçmiyordu. Mezar taşında yazan sadece Kuran`da bir dua idi ve Arapça harfler ile yazılmıştı. 1990 yıllarının ortalarında, dönemin Belediye Başkanı Okan Surat`ın mezarı düzenleme yapılacağı için mezar taşı okutulmuş ve sadece bir dua yazdığı tespit edilmişti.
Peki Pir`i Hamza ismi nereden çıktı ?
Anadolu`nun Türkleşmesi ve İslamlaşması (Alevileşmesi) tarihinde Orta-Asya’dan gelen Türkmen Erenlerinin önemli bir yeri vardır. Bu Türkmen babalarının, Dedelerinin, Şeyhlerinin, Dervişlerinin Orta-Asya ve Horasan’dan geliş nedenleri Moğol saldırıları sonucu olmuş ,bu kaçış Anadolu`yu yurt edinmelerini getirmiştir.Dil, din, töre,tüze (hukuk) gelenek ve görenek anlayışını bu erenler yaymışlardır. Bunlardan biri de Hamza Baba`dır veya Pir Hamza Baba. Selçuklu Dönemi`nden beri Hamza Baba; Bektaş-i Veli`nin Sulucakarahöyük`te kurduğu dergahta yetiştirdiği 360 halifesinden birisidir. Bektaşi`den icazet alan Hamza Baba,Bizzat Bektaşi tarafından Ege Bölgesi`ne yol gösterici olarak gönderilmiştir. Bu yüzden İzmir`e yerleşmiştir.(Kemalpaşa İlçesi,Nif Kazası). Horasan erenlerinden Hacı İlyas oğlu Pir Hamza Baba, Alevi öğretisini yayar ve halkın her türlü derdine çözüm üretir. Gittiği her yerde imece usulü ile köylerin kurulmasına yardımcı olur.
Pir`i Hamza Baba`nın 200 yıl yaşadığı rivayet edilir. Hatta bazı yazarlar II. Murad (1421-1451) dönemine değin Hamza Baba`nın yaşam süresini uzatıyorlar-Bu da 300 yılı bulmaktadır.
Tabi ki bu bir efsaneden ibarettir veya bedensel değil manevi bir şeydir. II. Murad zamanında da Hamza Baba`nın türbesi yapılıyor.Sanırım bundan da kaynaklanabilir. Hamza Baba`nın eğitim aldığı hocalara bakıldığında araştırmacılar doğum tarihi tahmini 1150 olduğu vurgular.Bu durum Alevi inancında ölüm olayı olmamasından da kaynaklanabilir.Beden ölse de felsefesi esas alınarak ölümsüzleştirirler. Hamza Baba Dergahının varlığı bu yüzden Manisa, Kemalpaşa, Balıkesir, İzmir, Çanakkale, Akhisar, Demirci, Menemen,Turgutlu, Aydın, Dikili, Bergama, Edremit gibi şehirlerde ve Eğe Bölgesinde 100 'ün üzerinde köy ve kasabada görülmüş. Saruhanoğlu Beyliği`nin evliyası Pir-i Hamza Baba ,Çatalağzı`nda ki mezar taşında yazdığı gibi bir Horasan erenlerindendir. fakat Türbesi II.Murat zamanında İzmir`in Kemalpaşa ilçesinde yaptırılmıştır.
Aslında Alevilerce oldukça tanınan ve sevilen biri olan Piri Hamza Bektaşi`nin halifeliğine yükselecek kadar da kıdemlidir. Bu neden ile Alevi tarihini iyi bilen birisi Çatalağzı`da mezarını görse herhalde tepkisi, Hop-bala olur... Fakat yine, belki şu mantık ile de yadırgamayabilir. Eski Türkmen İslam geleneklerinde ; büyük bir İslam alimi öldüğünde ,onu temsili olarak değişik yerlerde mezarları yapılır. Hatta Osman Bey`in komutanlarından ve din alimi Sari Saltuk`un kendi vasiyeti ile 12 farklı yere mezar vasiyet etmiştir. Belki Çatalağzı`nda ki mezar böyle bir mantıkla yapıldı. Fakat o zaman içinde naaş olmaması gerek...Gerçi bir ara olmadığı da söylentiler arasındaydı ama; 2012`de mezar yeri yolun kenarına taşındığında büyük gizlilik önlemleri alınıp naaş taşınmıştı. Çatalağzı`nda ki mezar belki bu şekilde temsili yapılmış olabilir.Ama Pir.-i Hamza için yapılmadığı muhakkak....Nedenini söyleyeceğim..
Bütün bu açıklamalara dahi gerek yok çünkü... Bu mezarı ben çocukluğumdan bilirim.Mezar taşında Arapça Dua olan Demir kabir iken birden kaidesine Piri Hamza yazılıvermişti. 1990`li yıllarda Okan Surat zamanında üste çektiğim mezar taşının mermerlenmesi görüntülerinden biliyorum. Fotoğrafı ben çekmiştim. Pir-i Hamza Ruhuna Fatiha yazılmıştı.


2021 yılı itibari ile bu kaide daha da teferruatlı; Horasan Erenlerinden Pir-i Hamza diye eklenmiş. Palavra daniskası... Ama biz yalanları severiz kabulleniriz.1936`da Zonguldak Halk Evli Kömürü Uzun Mehmet buldu yalanını ortaya attıktan sonra Uzun Mehmet ismi hakkında onlarca hikaye düzdük yetmedi mahalle adi vart yetmedi heykelini yaptık yetmedi ,bugün Zonguldak`in en büyük camisinin adı oldu.Üniversitelerde tez konusunda yer aldı. 2018 yılında bir tez yazısı daha okudum,O tezde de Piri Hamza adi geçmiş.Hatta bu kabirde hangi hastalıkları olanlar geliyor,seklinde birde görüş ortaya koyulmuş.Vahim bir durum.
Ben bu kabir hakkında neden eminim ? 1996 yılında kendi kulaklarımla duyduğum isimsiz bu mezarın adının "Pir-i Hamza olsun" dendiğini...O zamanlar Çatalağzı ilçe başvurusu yaptığından sırf dosyaya girsin diye böyle bir yalan ortaya atıldı..Orada yatan şahısın önemli bir kisi olduğu mezar taşında ki başlığından belli.Adı bilinmese de; başka bir kimse ile anılması, ona yapılan saygısızlıktır. Mezarlar insanlığa bırakılmış mirastır.Herkes öldüğünde birinci, ikinci derece akrabalar yok olduğunda mezarlarda sahipsiz kalır. İşte buradan sonra toplumsal sorumluluk başlar.Herkes kafasına göre mezarları taşıyamaz veya ismini değiştiremez. Çatalağzı Belediyesi bu ayıbı bitirmelidir. Ne yani! İsimsiz bu türbenin ismi, yıllarca Doğancılar Türbesi olarak biliniyordu.Bundan sonra da böyle bilinse ne fark edecek !
Zonguldak`ta var olan Türbeler.
Çayırlı köyü, Kirazlı Türbesi 

Horasan Erenlerinden Muhittin Efendi, 

Abdullah Yeşil Dede, 

Aktaş Türbesi Baba Hazretleri, 

Beyler Efendi, Ceviz Ağacı -Çayırlı köyü,

Dede Türbesi (Belen köyü), 

Dede Türbesi (Kıran köyü), 

Dede Türbesi (Onurlu köyü),

 Dede Türbesi (Ortacı köyü), 

Demirci Baba Yeşil Türbe, 

Erenler Türbesi (Cirbinoğlu Mahallesi),

 Erenler Türbesi (Demirciler köyü), 

Erenler Türbesi (Keller köyü), 

Ermiş Türbesi, Evliya Türbesi, (Aktaş Türbesi, Havlucu Dede, Evliya Türbesi,

 Gazi Hacı Muhammed, Eyiba Türbesi, 

Hacı Abdullah Sabri Efendi, 

Türbe (Gümüşpınar Mahallesi),

 Hacı Halil Baba Hazretleri,

 Hasan Matı, Hızır Bey, 

Hızır Bey’in Kardeşinin Türbesi, 

Horasan Erenlerinden Muhittin Efendi, 

Kara Örük Türbesi, Kara Salih Türbesi,

 Kız Mezarı, 

Köseler Türbesi, 

Mersin Dede Muratlar Türbesi, 

Mustabaşoğlu Şeyh Ahmed Efendi, Pir-i Hamza Hazretleri Türbesi, 

Satı Türbesi, 

Şehit Türbesi, 

Şeyh Yabalı Baba, Şeyhoğlu, 

Şeyh Yusuf Ziyaeddin Türbesi,

 Seyyid Molla Mustafa,- Sinanlı Türbesi,

 Taş Ağıl Türbesi, 

Top Dede,Beyler 

Tekke Baba, 

Tekke Camii Banisi Şeyh Yusuf Ziyaeddin, 

Türbe (Gümüşpınar Mahallesi), 

Türbe (Komşular köyü), 

Türbe (Marıkpınar Mahallesi), 

Türbe (Yeni Mahalle), Veli Baba,

 Yaraşlı Yörük Türbesi,

Yeni Mahallede İsimsiz Türbe, 

Yukarı Konuç Türbesi,


Hayati YILMAZ ile

 Zonguldak Tarih

 Çatalağzı
Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.
BU SİTE İLE KURULMUŞTUR