1 dakika okundu
03 Jun
ZONGULDAK’IN ÇOCUKLARI



1.Dünya Savaşı’nda meydana gelen durumdan ötürü, çok ünlü bir türkü yakılmıştı. Savaşın ilerleyen zamanlarında 15 yaşında bir çok çocuk , silah kuşanmış ve cepheye gitmişti.
Hey on beşli on beşli,
Tokat yolları taşlı,
on beşliler geliyor,
kızların gözü yaşlı.
Tokat'ın en sevilen türkülerinden biri olan "hey on beşli" günümüzde oyun havası olarak algılansa da aslında bir ağıttır.
Aynı zamanda Zonguldak'ta da o yılda 15 yaşına gelmiş çocuklar madenlerde çalıştırılıyordu. Tokatlı çocuklar Çanakkale'ye cepheye giderken Zonguldaklı çocuklar madenlere giriyordu. Kimisi sırtında küfesi ile kömür taşıyor, kimisi kömür katarlarını çeken atları çekiyordu. Daha 15 yaşında gün yüzünü görmeyecek kadar geç saatlere kadar çalıştırılıyordu. Cumhuriyet'in kurulması ile çocuk işçilerin madende çalışması yasaklandı.
Fakat 1939 yılında İkinci Dünya Savaşı başlaması ile ülkede bir takım önlemler alındı. Türkiye’nin savaşa katılma gibi bir niyetin olmamasına rağmen, her an katılacakmış gibi tedbirler alındı. Bunlardan en belirgin olanı tekrar “Mükellefiyet Yasası” çıkartılması idi.
Mükellefiyet Yasası’nın içinde öyle bir madde vardı ki; sadece savaş koşularında olacak bir şeydi.
1939 yılında çıkartılan kanunda da Zonguldaklı çocukların gerektiğinde çalıştırılabilecek şartı kondu. Yasaya göre aslında bu rakam 12 yaşına kadar iniyordu. Lakin 12 ve üstü çocuklar sanayide çalıştıracak, 15 yaşından itibaren de madenlere sokulabilecekti. Madenlerde çocukların yapabileceği işler olduğu gibi; onları aşacak işlerde de çalıştırıldılar. Bu çocuklar bu yaşta küfeci yapılıyor, diğerleri kazmacı, kürekçi veya direkçi olarak ocak içlerine sürülüyordu. Köleler gibiydiler. Ocak işini bilmediklerinden, sürekli dövülüp , sövülüyorlardı .
1939 yılı itibari ile Türkiye'nin nüfusu 16 milyondu. Zonguldak'ın nüfusu 322.108 idi.
Ücretli iş mükellefiyetinin en yoğun olarak uygulandığı Zonguldak ilinde 1939 yılında 371 Zonguldaklı çocuk çalışırken, bu rakam 1943 yılında 6.118’e çıkmıştır. Yani aşağı yukarı şu an madenlerde çalışan işçi sayısına eşit bir rakam bu.
Aynı şekilde savaşa katılmasak bile, Türkiye genelinde yaklaşık 1 milyon çocuk/genç silah altına alındı.
Mükellefiyet sözü yörede “kellefiyet” biçiminde telaffuz edilmiş, madenlerde çalışma yükümlülüğünü ifade eden bu kavram için “madenkeşlik” ifadesi de kullanılmıştır. Bu madenkeşliğe Zonguldaklı çocuklarda dahildi.
Köylerden gelenler 45 gün süre ile gruplu çalıştığı için hafta sonları tatilleri yoktu. Sürekli çalışanlar ise bir gün tatili hak ederlerdi. Zaman zaman 12 saat ile 16 saate varan çalışma süreleri uygulanırdı. Bu yasa sadece Türk vatandaşlarına uygulandığı için Zonguldak'ta yaşayan yabancı uyruklu çocuklar, ocaklarda çalışmak zorunda değildi.
Bu yasa 1947 yılına kadar yürürlükte kalmıştır. Savaşın 1945'te bitmesine rağmen kanunun iki sene daha uzatılması tamamen Rus tehdittin devamından kaynaklanır. Rusya savaşın galibiyeti olduğundan, Türkiye'deki tehditlerine devam etmiş; Kars ve boğazlar hakkında hak iddialarında bulunmuştur.
1940 yılında 3.019.458 ton kömür çıkarılmış daha sonraki yıllarda ise ; 1947'de ise 3.945.119 ton kömür üretilmiştir..
Bu yedi sene içinde Zonguldaklı çocuklarında dahil olduğu iş gücü ile toplam: 23 milyon 740 bin 259 ton kömür üretilmiştir. Bugünkü şartlarda bu oranda kömür , 30 yıl gibi bir sürede çıkarmak mümkündür.
2013 yılında yayınlanan bir gazete haberine göre ; İŞKUR‘a madenlerde çalışmak için 247 çocuk, başvurmuş. Bu sayı 2022 yılında daha da artmıştır.
Bugün, İŞKUR‘a, 14 yaşını doldurmuş her çocuk başvurabiliyor.
Öyle gözüküyor ki; şu hayat pahalılığı Zonguldaklı çocukların kaderini değiştirmeyecek. Ekonomik güçlük çeken ailelerin çocukları madenlerde yine çalışmak durumdalar.
Yalnız bir farkla.
Eskiden zorla ocaklara sokulan çocuklar, artık kendileri başvuruyor. Tabi derin işsizlik yaşayan Zonguldaklı büyüklerinden sıra gelirse.
Savaş şartlarından değil , hayat şartlarından .
On beşliler çalışmak zorunda.

Hayati Yılmaz

Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.
BU SİTE İLE KURULMUŞTUR