2 dakika okundu
25 Apr
25Apr

Abdullah Hüsrev GULEMAN


Bugün Krom madeni denildiğinde adı ilk olarak aklımıza gelen ve bu madeni Elazığ’da keşfettiği ilçeden soyadını alan maden mühendisidir.1911 tarihinde Paris Yüksek Maden Mühendis Mektebinden mezun oldu.Abdullah Hüsrev Guleman, 1938 yılında MTA Dergisinin 13. sayısında 25-32 sayfalarında , 1911 yılında Fransa'da maden mühendis okulundan mezun olur olmaz ilk kez ziyaret ettiği Zonguldak’ı, bize çok ilginç ve ayrıntılı bilgilerle anlatan kişidir.
"İstanbul'dan bindiğim vapur, güzel bir yaz sabahı Zonguldak önüne vardı. Aheste beste limana girmeye başladı. Karşımdaki manzara sahili müstesna pek hoşuma gitti. Zonguldak dar, geniş bir takım vadilerle yekdiğerinden ayrılmış görünen yemyeşil dağ yamaçlarına serpilmiş küçük küçük meskenleriyle uzaktan cidden göz aldatıcı ve pitoreskti.Yalnız Balkaya ile Soğuksu vadisi arasındaki yerler şimdiki gibi mamur olmayıp, bomboş kalmış taşlık ve çalılıklardan ibaretti. Sahilde direk harmanı olarak kullanılan pis bir kumluk arkasında Ereğli Şirketinin metruk kok fırınlarıyla faal lavuarları görünüyordu.Vapurdan karaya çıktım. Limanda nihayetlenen Üzülmez demiryolu güzergahı, kasabanın yegane ana caddesini teşkil eder gibi görünüyordu. O zamanki liman sonradan yapılmış bulunan “çabuk yükleme tesisatını” kaale almazsanız, hemen bu günkü haline benziyordu.Ereğli Şirketi Direktörü ile Rombaki ocakları direktörünü ve o devirde belediyenin bir kıymeti bulunmadığından mahalli eşraftan bir kaç madenci ve tüccarı ziyaret ettim.Dikkat ettim ki, Türkçe yalnız memurlarla ameleye hitap edildiği zaman kullanılıyor ve Jön Türklere “Monşer bey” diye hitap etmek takdir ve sempati alameti addolunuyordu.Çarşı, pazarda küme küme rastlanan işe girmiş amele, eli yüzü kirden kısır bağlamış, elbisesi pis bir palaspareden (Pasaklı, yırtık giysi) ibaret bulunmuş olan hasta yürüyüşlü bir takım zavallı adamlardı.Küçük sermayeli bir kaç mahalle bakkalı ve çerçi istisna edilirse bütün çarşı esnafı, artizanlar ve mağaza sahibi tüccar gibi maden ocaklarında dahi amele ile bunların sevk çavuşlarından başka çalışmakta bulunanlar Gayrimüslim ve gayri Türk unsurlardı.Sık, sık konuşulduğunu işittiğim lisanlar ehemmiyetleri sırası ile Fransızca, İtalyanca, Hırvatça, Rumca, Ermenice ve Yahudice idi." şeklinde anlatır.
Abdullah Hüsrev Guleman ,1923 yılından itibaren Zonguldak Havza-i Fahmiye Müdürü olarak görev yaptı.1947 yılında TBMM arşivinde yer alan; 30 . 5 . 1947 - Sayı 6 619 Resmi Gazete ile ilanına göre , 4268 sayılı Kanunun 4 ncü maddesi hükümleridairesinde kendisine bir ikramiye verilir.Maalesef tüm araştırmalarıma rağmen hakkında derli toplu bir biyografiye rastlayamadım.Doğum tarihi bilgisi de hiçbir kaynakta yer almıyor. Ancak Cumhuriyet ve Milliyet gazetelerindeki ölüm ilanından , onun 25 Ağustos 1964 tarihinde vefat ettiğini biliyoruz.


Hayati Yılmaz ile

Zonguldak Tarih


İlhan Varank

15 Temmuz hain FETÖ darbe kalkışmasında şehit düşen Prof.Dr. İlhan Varank Zonguldak doğumluydu. Eski Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın ağabeyi olan İlhan Varank , aslen Trabzonluydu. 1971 yılında Zonguldak'ta doğduktan sonra ailenin ilk önce Trabzon'a sonra da İstanbul'a göçtüğü anlaşılıyor. Kardeş Mustafa Varank 1976 Trabzon doğumlu.
ABD'de Ohio State Üniversitesi'nde MEB bursuyla bilgisayarlı öğretim teknolojileri alanında master yapan Varank. Yıldız Teknik Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi bölüm başkanlığı yapmaktaydı. 15 Temmuz Darbe Girişimi sırasında, 16 Temmuz 2016 tarihinde Vatan Caddesi'nde hayatını kaybetti. Adı Sanacaktepe'de bir hastaneye ve İstanbul Maltepe'de bir okula verildi. Yıldız Teknik Üniversitesi ve Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde birer kütüphaneye de adı verilmiştir. Zonguldak'ta Karaelmas Mahallesinde bulunan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'ne ismi verilerek ,manevi şahsiyeti yaşatılmaya çalışılıyor.
Mezarı İstanbul Şehzadebaşı Camisi bahçesindedir.

Hayati Yılmaz ile
Zonguldak Tarih



Nusret Kirişçioğlu


1954 yılında yapılan genel seçimlerde Zonguldak Milletvekili seçilen Mehmet Nusret Kirişçioğlu, 27 Mayıs askeri darbesi ile Yassıada'da görülen davalarda idam cezasına çarptırılmıştı.

1914'te Üsküdar'ın Aşçıbaşı Mahallesinde Osman Nuri ile Fatma Hanım'ın oğulları olarak doğan Kirişçioğlu. 1935'te Galatasaray Lisesinden mezun olup Ankara Hukuk Fakültesine girdi. Hukuk diplomasını aldıktan sonra 1937'de Gümrük ve İnhisar Bakanlığı Teftiş Heyeti Kaleminde memur adayı olarak çalışmaya başlayıp , 1940'ta özlük ve sicil memuru oldu.

1941'de Yedek Subay Okuluna girerek Topçu Teğmen olduktan sonra 1944'e kadar vatan hizmetini sürdürdü. Dönüşünde Hakim adayı olduktan sonra Yıldızeli Hakim Yardımcılığına getirildi. 1950'de görevinden istifa ederek Çanakkale Barosuna girerek avukatlığa başladı.
Aslında 1954 yılına kadar Zonguldak ile hiç bir bağı olmamasına ramen Çanakkale milletvekilliğinden sonra 10 Dönemde Menderes‘in partisi, Demokrat Parti listesinden Zonguldak'tan milletvekili seçildi.

Nusret Kirişçioğlu 1960'ta , 27 Mayıs Darbesinde tutuklanarak Yassıada'ya gönderildi. Yüksek Adalet Divanı 15 sanığı idam cezasına çarptırdı. Celal Bayar, Adnan Menderes, eski Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu, eski Maliye Bakanı Hasan Polatkan oy birliğiyle, eski TBMM Başkanı Refik Koraltan, eski Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun, Agah Erozan, İbrahim Kirazoğlu, Ahmet Hamdi Sancar, Nusret Kirişçioğlu, Bahadır Dülger, Emin Kalafat, Baha Akşit, Osman Kavrakoğlu, Zeki Erataman oy çokluğuyla ölüm cezasına çarptırıldı.
İdam cezasına çarptırılan 15 kişiden Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu, Hasan Polatkan’ın idamı gerçekleşmiş fakat diğerlerinin idamı yapılmamıştır.
Tahkikat Komisyonu Raportörü olan Nusret Kirişçioğlu, Türkiye’nin ilk kadın Danıştay üyesi Şükran Esmerer’in kardeş idi. Avukat olan Kirişçioğlu, mahkemede CHP’yi kapatma gibi bir düşüncenin olmadığını dile getirmişti. Kirişçioğlu’nun idamı oylamadaki muhalefet şerhine takıldı Ve idamı müebbet hapsine çevrildi. Fakat Yassıada'da diğerleri gibi işkenceden geçirildiği iddia edilir.
Nusret Kirişçioğlu sadece bir dönem Zonguldak Milletvekili seçilmiş , 1957 yılında tekrar Çanakkale milletvekili olarak meclise girmiştir. Darbe sırasında Zonguldak milletvekili değildir.

Darbeden 5 sene sonra ,1965'te İstanbul Barosuna girerek avukatlığa yeniden başladı.
9 Şubat 1986'da vefat etti.

Hayati Yılmaz ile
Zonguldak Tarih


Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.
BU SİTE İLE KURULMUŞTUR