Türklerin ilk defa ne zaman Zonguldak'a ayak bastığı tam olarak net olmamakla birlikte, Ereğli yakınlarında 1074'de yaşanan bir olay , bu topraklarda artık Türk varlığını da bize gösteriyordu. Zonguldak'ın Osmanlı topraklarına katılmasından yaklaşık 300 sene önce Türk akınlarının Batı Karadeniz‘e ulaştığı Bizans kaynaklarında da anlatılmaktadır.
(Bizans "Roma" anlamındadır. Bizans İmparatorluğu aslında Doğu Roma İmparatorluğu niteliğindedir. Bir Yunan veya Rum Devleti değildir fakat zaman zaman hanedanlıklar Rum ve Yunan olmuştur. Rumlar ise Yunan değil Anadolu'da yaşayan ve çeşitli kavimlerden oluşan, zamanla bir ırk anlamına gelen insanlardır. Batı devletleri Anadolu'da yaşayan insanlara Rum demişlerdir. Hatta Selçuklularda Anadolu’ya gelmeden bu insanlara Rum demektedir. Türk de olsa Anatolia (Anadolu'da yaşayanlara Rum deniliyordu. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî gibi veya Rumi Takvim (Anadolu Takvimi) . )
Bizans'ın Rum imparatoru varisi 1. Alexis , Zonguldak'ta Türkler tarafından pusu kurulduğunu, yine 1.Alexis'in kızı Anna Komnena'nın ve eşi Nikephoros Bryennos’un eserlerinden öğreniyoruz.
1. Alexis aslında, 1081'de Bizans imparatoru olacaktı ama 1074'de ordunun başındaydı. Başlarda Sultan Alp Arslan'ın oğlu Tutuş Bey ile iyi ilişkiler kurmaya çalıştı. Çünkü damadı olan Bryennos ayaklanmış ve Bizans'a saldırmaya başlamıştı.
Bu iki Rumun biri biri ile düşmanlığından dolayı, ikisi de Selçuklu Komutanı Tutuş Bey'den yardım isterler. Bryennos Tutuş Bey'den yardım istedi fakat bunu öğrenen 1. Alexis'te Tutuş Bey'e bir elçi yollayarak ; "Bryennos'un Tutuş Bey tarafından davet edilmesi ve hemen tutuklanıp kendisine teslim edilmesi halinde, Türkler ile dost olacaklarını ve bazı imtiyazlar sağlayacağı" teklif etti. Selçuklu Beyi Tutuş'da Bryennos'u yemeğe davet ederek tutuklar, ellerini ayaklarını bağlar. 1. Alexis bunun üzerine Tutuş'un esirini alıp Kastamonu'da Komninos Hanedanlığı gider. Komninos hanedanlığı, 1. Alexis'in kurduğu ve uzun yıllar Bizans‘ı yönetecek olan bir hanedanlıktı. Bu ailenin hanedanlığı Kastamonu'daydı.
1. Alexis esiri ile birlikte Kastamonu'dan Ereğli'ye gelirken Türk birlikleri bugünkü Zonguldak sınırları içinde pusuya yatar. Devrek- Ereğli arasında bulunan Ormanius (Baba Dağları) ortasında oluşan vadiden ilerlerken, Türk birlikleri kendisine saldırır. Buradan kurtulan Alekxis, Ereğli Tiranlığına kaçar. 1. Alexis tekrar Türklerin üzerine gitmek ister fakat kendisini tehlikeye atmamasını, hemen Ereğli körfezinden gemi ile İstanbul'a geçmesi söylenir. Buna ikna olan 1. Alexis İstanbul'a geri döner.
Bu olay belki tarihte yaşanan bir çatışma olarak geçse de, Zonguldak Tarihi için aslında önemli bir bilgiyi de bize veriyor. Rum İmparator varisini ve ordusunu Devrek-Ereğli arasındaki geçişte kıstırmaları, Türklerin artık bölgede bir güç oluşturduğunu gösteriyor. Zaten bu olaydan 6 yıl sonra 1081'de Selçuklular: Ereğli hariç bazı bölgelere de yerleşmeye başlar. Böylelikle Rumlar Zonguldak'ta Ereğli ve Amasra tarafında hakimiyeti devam etse de Billaios (Filyos Çayı) artık Türklerin yaşadığı bir bölgedir.
Bu aşamadan sonra bölge Türkler ve Rumlar tarafından zaman zaman el değiştirmiştir. Ta ki ; 1160'da Selçuklu Sultanı II. Kılıçaslan'ın bölgeye ele geçirmesine kadar. Selçuklu Sultanı I. İzzeddin Keykâvus ise Komninos Hanedanı (Trabzon Rum İmp.) dize getirmiştir. (Türklerden önceki tarihi anlatımlarında Anadolu için en çok söylenen adlardan biri Küçük Asya'dır. Batı Karadeniz’de Küçük Asya’nın kuzeyidir)
Hayati Yılmaz ile
Zonguldak Tarih