Uzun yıllardan beri varlığından haberdar olduğumuz fakat bir türlü projesini göremediğimiz Filyos Projesi gerçekten "II.Abdülhamid`in Hayali" miydi ?
Filyos Projesi 1980`li yılların sonlarından başlayarak, özelikle TTK`nın küçülmesi ve Zonguldak ekonomisinin zayıflaması ile ortaya atılan alternatif yatırımlar çerçevesinde devreye sokulmuş bir proje idi.
Bu projeye göre; Filyos Çayı yatağında Gökçebey`e kadar kurulacak olan sanayinin ve Filyos Limanı ile bağlantısı ile bölgenin ekonomisi canlanacağı yönündeydi. Bu yaklaşık 12 bin kişinin aynı zamanda iş bulması anlamına geldiği söylenmekteydi.Bu sebepten dolayı, Zonguldak halkı bu projeye bel bağladı.
2002 yılından itibaren de bu projenin lanse edilme şekli "II.Abdulhamid`in Hayali" şeklinde idi.
Son 20 yıldır bir rüyadır gidiyor.Kelebeğin Rüyası ,Abdülhamid`in hayali ,derken 20 yıl geçti.Ortaya çıka çıka bir liman çıktı.
 II.Abdulhamid Hayali Filyos-Zonguldak |  II.Abdulhamid Hayali Ünye-Ordu |
Rüya mıdır ,hayal midir bilmem ama proje olmasa da, fikir gerçekten II.Abdulhamid zamanından kalma olabilir.Ama bugün sunulan proje asla olamaz.
Söyle ki ;
Özelikle 93 harbi sonrasında Emperyalizme daha da muhtaç kalan Osmanlı 1900`e doğru, yine onlar tarafından bir çok proje sunuldu.
II.Abdulhamid projeleri genelde dış kaynaklı projelerdir.
Bugün araştırdığınızda karşınıza Fransız, İngiliz,Almanlar tarafından Osmanlı‘ya sunulan; İstanbul ve Anadolu'nun dört bir tarafında özelikle demiryolu ve sulama gibi buhar makinelerine bağlı projelerden ibaretti.
Daha öncesinde ; yabancı bilim adamları, yine Anadolu`nun dört bir tarafında keşif görevlerinde bulunmuşlardı.Vadileri,dağları bitkileri araştırmak için savaş koşullarında bile bölgede dolaşmaktaydılar. Anadolu`dan topladıkları bilgileri, yine proje olarak Osmanlı‘ya sunuyorlardı.
Fakat II.Abdulhamid o zamana kadar yapılmayan bir şey yaptı.Ülkenin kendi projesini kendi yapması fikrine hasıl oldu.
Ben II.Abdülhamid projelerini ikiye ayırıyorum.
Birincisi ; Emperyalist devletlerin sunduğu projeler,
ikincisi ;bizzat kendi mühendislerimiz tarafından hazırlanan projeler.
Ama ne ilginçtir ki; Emperyalistlerin hazırladığı projelerin kaynağını bulmakla beraber ,II.Abdulhamid`in bizzat hazırlattığı yerli projelerin çoğu sadece isim olarak geçmekte.Yani bir çok projenin arşivi yok,kaydı yok.

II.Abdulhamid Projesi
Konya Sulama Kanalı
II.Abdülhamid özelikle Hicaz Demiryolu ile başlayan yeni bir anlayışa yönelmesi nedeni ;Emperyalist devletlerin son 50 yıldır sundukları tüm gelişmelerde aslında Osmanlı Devleti`ni sömürüyordu.Batı devletleri büyürken Osmanlı küçülüyordu.Bunu II.Abdulhamid anladığından, "kendi projeni kendi yap" anlayışını benimsedi.Hicaz Demiryolu`nu da kendi imkanlarla yapmamızın ardından bunun gerçekleşebileceğini gördü.
Sultan II.Abdulhamid valilerden,bulundukları bölgenin durumunu ve sıkıntılarını kapsayan raporlar istemişti.Ayrıca Osmanlı`nın kendi mühendislerini Anadolu`ya göndermişti.Türk mühendisler karış karış Anadolu`yu dolaşıp, "nerede, ne yapılabilir" bunları not alarak projelendirmiş, bazılarını da fikir olarak Padişah II.Abdulhamid`e sunmuşlardır.
Bu istekler doğrultusunda ülkenin her bir yanından İstanbul`a "layihalar" gönderilmeye de başlanmıştı.
II.Abdulhamid Projesi. İstanbul Boğazı Tüp Geçit.
Layiha, Osmanlı Devleti bürokrasisinde taslak veya rapor türü belgelere verilen addır. Özellikle 17.yüzyıldan itibaren devlet düzeninde açığa çıkan olumsuzlukların giderilmesi için tavsiye niteliğindeki görüş metinleridir.
Aslında Osmanlı`da değişim Türkçülük akımının ortaya çıkması ile o zamana kadar ki anlayışın tersine, Anadolu`ya yatırım yapılması yönünde paşaların çıkmasına neden oluyor.Bunlardan Hasan Fehmi Paşa, bugün GAP Projesi olarak bildiğimiz fikri II.Abdulhamid`e sunuyor.Bu fikirlerden biri de Konya Ovası`nın sulama sistemi.
Görüldüğü gibi projeler genelde ,kanal,sulama gibi tarıma dayalı fikirler.Bunun yanında bu fikirleri destekleyecek liman fikirleri de var.Fakat ülkenin o anki ekonomik durumlarından dolayı bunlar sadece fikir,öneri,mektup,tavsiye olarak kalıyor.
Fakat arşivde Filyos Projesi hakkında herhangi bir belgeye de rastlanmıyor.
O zamanki teknoloji,sanayi ve II.Abdulhamid`in anlayışına baktığımız zaman; eğer Filyos Vadisi`nde bir yatırım yapma fikri gelişmiş ise, bu ancak vadinin tarımı üzerine olacağı muhakkaktır.Bugünkü gibi vadiyi, "termik santral, çimento , LPG depolama tesisleri,demir-çelik tesisi,, petrol ürünleri,petrokimya tesisi, depolama tesisi, tuğla sanayi "gibi sektörlerden oluşması imkansızdır.
O zamanki Filyos Vadisi`ne baktığımızda; Gökçebey`e kadar her hanede en az 3-4 tane büyükbaş hayvan ve en fazla da küçükbaş hayvanlar ile kümes hayvanları olduğunu ,aynı zamanda tarımında en yüksek yapıldığı yıllar olduğu görülüyor.
Hatta Zonguldak`ın kendine has buğday tohumu ekiliyor.(Bu konuyu ayriyeten ele alacağım).İşin ilginç tarafı, Filyos Vadisi`nde ki tarım ne hikmetse projenin ortaya atıldığı 90 yılların başlarında gerilemeye başlıyor.Hane başına hayvancılık oldukça geriliyor,tarım neredeyse bitme noktasına geliyor.
Filyos Projesinin II.Abdulhamid Projesi olduğu kanıtlanamasa da projenin günümüzde ilk ortaya çıkmasında ki amacı ile sonraki gelişmelerde bir biri ile çelişmektedir. İlk proje lanse edildiğinde II.Abdulhamid`in hayalinin "Filyos'ta denizden açılacak kanallar
vasıtasıyla gemilerin Gökçebey ilçesine kadar girerek yükleme-boşaltma yapabileceği uluslararası bir ticaret ve sanayi alanı oluşturulmak olduğu" iddia edilmişti.Fakat ilerleyen senelerde hayal, bambaşka bir şeye dönüştü ve kanal yerine liman yapılmış ve proje kapsamına termik santraller,demir-çelik tesisi gibi ağır sanayi fabrikaların kurulacağı bir cehennem projesi olduğu anlaşılmıştı.
Aslına bakarsanız II.Abdülhamid`in Zonguldak projeleri çoğu gerçekleşmiştir. Çünkü 1900 yıllarına doğru Zonguldak limanı perdesi ve Üzülmez-Zonguldak limanı arasında ki demiryolu bağlantısı, her ne kadar yabancıların finansmanı ile yapılsa da ,II.Abdulhamid`den onay almıştır.Bunun yanında, Zonguldak Deniz Feneri`nin de olması mümkün,
Zira o da II.Abdülhamid Padişahlığında yapılan bir yapıdır.
Filyos Çayı Kum Akışı.Liman Kuma Boğuluyor.
Sonuç;
Projenin çıkışı, sunuş şekli görülüyor ki, II.Abdulhamid`in popülerliğinden faydalanmak, bunu sloganlaştırarak, projenin çevresel etkilerini örtbas etmek,iktidarın kendi seçmen kitlesine hitaben Osmanlı Padişahı kullanarak bir hayal yaratmaktan ibaret.
Böylelikle zaten bölgeye kurulmak istenen termik santraller ve diğer yan sanayiler kurulabilecek.
Fakat kafaları kurcalayan son iki seneden beri dillendirilen Gökçebey Biyokimya tesisi ile Zonguldak Makzon Projesi`nin Filyos projesine dahil edilmemesi.Hem vadiye yatırım aranırken bölgede yatırım yapmak isteyenler, projenin dışında yer seçimleri ile gündeme geliyor.
Birde su soruyu sormak lazım;
"II.Abdulhamid`in Hayali" diye lanse edilen proje eğer var ise nerede ? Kimin elinde ? Proje yurtdışında birilerinin elinde mi ?
Öyle ya ! II.Abdulhamid sonrasında yaşanan gelişmeler sonrasında yurtdışına kaçanlar bir çok belgeleri de aldı götürdü.Projenin adını "II.Abdulhamid`in Hayali" şeklinde lanse edenlerin çoğu, sonraki gelişmelerden sonra yurtdışına kaçmışlardı.
Hayati YILMAZ
Zonguldak Tarih
2017`den gazete kupürü. Son zamanlarda gazetelerde aynı manşet var.12 bin kisi istihdam edilecek.
Fotoğraf ne Filyos Çayı ağzına benziyor ne projeye.
Fotoğraf ne Filyos Çayı ağzına benziyor ne projeye.
Bırakın 12 bin kisinin istihdam edilmesini, Filyos Projesi ortaya atıldığından beri Zonguldak`tan binlerce kisi göç etti.
